24 Temmuz 2012 Salı
İNSAN BEYNİ
İNSAN BEYNİ—ROBERT WINSTON
Zihin –beden tartışması
Beynin önemini ilk defa fark eden MÖ500de, Alcmaeon’du. Bir hayvan gözünü çıkartarak beyinle bağlantısını görmüştü ve bundan yola çıkarak ‘tüm duyular beyne bağlıdır’ sonucuna varmıştı.
Ancak MÖ384-322 arası yaşamış olan Aristo, hocası Platon’dan farklı düşünüyordu. Aristo beyne daha çok önem veriyordu. İncelediği tüm aşağı hayvan cinsleri—kurtçuklar, böcekler, deniz hayvanları—hepsi nabzı olan ve kalbe benzeyen organlara sahipti. Bit tavuğun başının kesilmesinin ardından, koşturmaya devam ettiği gerçeği Aristo’ya ‘ ruhun ve istemli hareketin kontrolünün yeri kalptir….’ der
Tıp biliminin babası Hipokrat beynin biricik doğasının farkına varmıştır.
Beyin nasıl çalışıyor?
Beyin ölümün adından o kadar hızlı bir şekilde çürümeye başlar ki formalin çözeltisi içinde hızlı bir şekilde muhafaza altına alınmadığı zamanda üzerinde çalışılamayacak hale gelir. Bu yüzden beyin otopsi esnasında detaylı şekilde incelenmesi mümkün değildir.
1400gr, %75-80 su, %8 protein, % 10dan fazla yağ ve 100 milyar nöron.
Nöronlar birbiri ile bağlantılı değillerdir, kimyasal mesajlarla iletişim kurarlar.
Beynin bölgeleri
Beynin sağ ve sol yarım küreleri hakkında elde iyi kanıtlar olmadan bir sürü şey yazıldı. Şu kesindir ki mikroskopta incelendiğinde, beynin sağ yarı küresi griden ziyade beyaz maddeden oluşur. Gri madde esas olarak beyin işlemlerini gerçekleştiren maddedir. Beyaz ise iletişim kanalları sağlar. Sağ beyindeki aksonlar arasındaki bağ daha uzundur ve uzaktaki nöronlarla bağlantı kurabilir. Kimi yazarlar ellerinde çok iyi deliller olmasa da, sol beynin mantık, sağ beynin ise yaratıcılık ve ezgisel düşünüşün ikamet ettiğini iddia ederler.
Erkekler ve kadınlar arasındaki davranışlar incelendiğinde, korpus kallosum hakkında büyüleyici bir gerçeği ortaya çıkarmıştır. Kadınlarda daha büyüktür. Kadınlar aynı anda birden fazla işi yapmaya meyilli iken erkekler ellerindeki işe odaklanıp, onu bitirmeye yatkındırlar.
Yabancı el sendormuna sahip kişilerin büyük kısmı şiddetli epilepsi tedavisi için yapılmış olan radikal beyin ameliyatları geçirmiş kişiler olsa da, beyin hasarı geçirmiş herkesin başına gelebilir. Kendi elinin kendisini boğmaya kalkıştığı kadının vakası bu rahatsızlık üzerine 1908de almanyada kaleme alınan ilk çalışmada anlatılır. Lary isimli bir kişi, sol elinin boğazını sıkmaya başlamasıyla uyandığını anlatıyor. Aynı zamanda bazen yemek yerken sol elinin, sağ elini yakalayıp, kendisine bir çatal yada kaşık dahi olsa yemek yeme izni vermediğini de anlatıyor.
Yabancı el sendromu yalnız korpus kallosumun hasar görmesiyle ortaya çıkmaz.
Beyni ayrılmış kişilerin bazılarında sağ ve sol elin birbirine zıt eylemler yapma eğilimi vardır.
Bilinci kaybetmek
Uyku zorunlu bir süreçtir. Ancak üzerinde yapılan sayısız araştırmaya rağmen biyolojik işlevi halen bir gizemdir. Türlerin hepsi uyumaktadır.
Uyanıkken nöronlarımız aşırı derece etkindir. Uyanık olduğumuzda beyin dalgası beta dalgaları denir. Rahatlamaya başlayıp, gözlerimiz kapadığımızda, alfa dalgalarıdır. Uyku derinleştikçe, teta dalgaları oluşur. Uykunun ikinci aşamasında, çevremizden iyice koptuğumuzda delta dalgaları.
Ben başkaları
18-24 ay arası bebeğin burnuna kırmızı nokta yaparak aynanın karşısına getirince, bebek bu noktanın bir kusur olduğunu anlar ve ağlar ve burnuna dokunur. Hatta kıkırdayarak burnu ovanları da gördüm. Ancak bu hissi (ben ve başkaları) henüz gelişmemiş olan bebekler aynaya dokunur.
3 yaş civarında çocuk gölgesinin kendisine ait olduğunu anlar
4 yaşında ‘zihin teorisi’ dediğimiz bir durum gelişir. Kendi bildikleri şeye dayanmak yerine başka birisinin zihninde bulunan bilgiyi edebilmektedir. Araştırmalar otistik çocukların bir zihin teori geliştirmede belirgin sıkıntılar yaşadıklarını göstermektedir.
5 yaşında, kandırma kabiliyeti, başka insanların aklından geçenleri anlayabilme ve bu insanların nasıl idare edileceği becerisi ve yalan söyleme becerisi vardır. 4 yaşında çocukta bu beceri yoktur.
Bilinç
Bilinci tanımlamak her zaman zor olmuştur.
Yarım saniye sonra
Beyin gerçekleştirdiği tüm işlemler için belirli bir zaman harcar. Ancak siz bunu fark edemezsiniz. Eğer kolunuza birbirini hızla takip edecek şekilde dört farklı noktadan dokunulursa, (saniyenin onda biri kadar bir zaman aralığı) bunu kolunuzdan aşağıya doğru kayan tek bir nesne varmış gibi algılarsınız. Elbette beyin bu özelliği aynı zamanda televizyonu ve sinemayı mümkün kılan şeydir. Ekran karşısında birkaç saniyede bir yanıp sönen 24 farklı kare görmezsiniz, bunun yerine bu kareleri uyumlu bir bütün olarak deneyimlersiniz. Bilinç birdenbire oluşan bir deneyim değildir. Kendini inşa etmek için zaman ihtiyacı vardır. Beyin kullanılan zamanı ört bas eder. İnsan bilincinin elektrik akımına verdiği duygusal tepkiyi yakalaması ve bildirilebilecek bir deneyim olarak algılayabilmesi için yaklaşık 500 milisaniye gerekiyor.
İnsan olmak, aynı zamanda ana göre tepki verebilmek kadar o andan kendini soyutlayabilmektir. Hayal kurabilmek, yaratabilmek, hatırlayabilmek, hissedebilmektir.
Duygusal zihin
Bir çok bilim insanına göre duygular da renkler gibidir. Daha karmaşık olanların en temel olanlarla sınırlı miktarda karıştırılmasıyla elde edilir.
Nikotin
Nikotin tüm uyuşturucular arasında en esrarengiz olanıdır. En çok kullanılan uyuşturuculardan biridir.
Ana rahminde beyin
Beyin rahimdeyken çok büyük gelişme yaşar ve dakikada 25.000 nöron üretir. Doğumdan sonra da büyümeye devam eden beyin 2 yaşına gelindiğinde normal ağırlığının %80ini oluşturur. Bu sırada büyük ve acımasız bir budama süreci başlamıştır. İn san beyni çevreden kaynaklanan ihtiyaçlara göre şekillenir.
Beyin gebe kalınması ardından 14 gün sonra gelişmeye başlar.
Anne sütüyle beslenme erken yaşlardaki beyin gelişimi için çok önemlidir.
İçimizde kök salan kara düşünce
Kafanın derine de deva bulmaz mısın?
İçimize kök salmış kara bir düşünceyi
Söküp atamaz mısın aklımızdan?
Beynimize işlemiş kuşkuları silemez misin?
Macbeth 5. Perde 3. Sahne
Bir karakter meselesi
Beyin üzerinde yapılmış bazı çalışmalar ve kimi psikolojik araştırmalar, kişiliğimize ilişkin kilit unsurların doğuştan mevcut olduğu ve beynimizin dünyaya tepki veriş şeklinden belirlenebileceği gerçeğine işaret etmektedir.
Görünen o ki, hormon düzeylerindeki farklılık, karakterlerimizin tüm yönlerine ve sürdürdüğümüz hayata hakim olabilir, yaptığımız işleri, eş ve hobi seçimlerimizi etkileyebilir.
Kişiliğin bir çok özelliği, altta yatan beyin durumlarına bağlıdır.
Aşık zihin
İnsan beyni başkaları ile iletişim kurmaya ayarlanmış bir beyindir. Eğer insanlarda gerçekten de ayna nöronlar mevcutsa, ayna nöronlar insan tarafından oluşturulan bilgilerden gelen verilere bağlı görünmektedir.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder